AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Şentop, kayınpederi İbrahim Emeksiz’in vefatıyla ilgili Çaycuma’da taziyeleri kabul etti. Şentop, listeleri teslim etme görevinin kendisinde olmasından dolayı kayınpederinin cenazesine katılamadığını söyledi.
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Şentop kayınpederinin evinde taziyeleri kabulünden sonra AK Parti Çaycuma İlçe Başkanlığında partililerle bir araya gelerek bir basın açıklaması yaptı. AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Şentop’un kayınpederi İbrahim Emeksiz, kalp yetmezliği nedeniyle tedavi gördüğü Ankara’da hayatını kaybetmişti.
Listelerini YSK’ya teslim etme görevi nedeniyle vefat eden kayınpederi İbrahim Emeksiz’in dünkü cenaze törenine katılamayan Şentop taziyeleri kabulünden sonra yaptığı açıklamada, “Biliyorsunuz siyasi partilerin aday listelerini vermelerinin son günüydü saat 17:00’e kadar bende seçim işlerinden sorumlu genel başkan yardımcısı olarak listeleri teslim etme görevi benimdi. Bu durumdan maalesef cenazeye de katılamadık. Akşam gelebildim. Yoğun günler yaşıyoruz. Türkiye 7 Haziran’da tarihinin en önemli seçimlerinden birisini yapacak. Bununla ilgili dün aday listelerini teslim etmekle birinci aşamayı geçmiş olduk. 24’ünde kesin liste resmi gazetede yayınlanacak. Biz önümüzdeki hafta Çarşamba günü aday tanıtım toplantısını yapıyoruz. Ondan sonrada seçim beyannamesini tanıtacağız. Arkasından sahaya inmiş olacağız. Tabii Çaycuma’da da, Zonguldak’ta da Türkiye’de de bu seçimlerin önemine dair birçok konuşmalar yapılıyor. Aday listeleri de aslında bu tabloyu ortaya koyuyor. Türkiye’de bu seçim bizim gerçekten yeni Türkiye diye ifade ettiğimiz AK Parti’nin 2002’den bu yana oluşturmaya çalıştığı yeni Türkiye üst kavramıyla ifade ettiğimiz bir zihniyeti temsil edecek. Ya bunu Türkiye devamı yönünde güçlü bir desteği yeniden verecek bu seçimlerde veyahut o eski Türkiye koalisyon hükümetlerinin Türkiye’si enflasyonların 60’ları 70’leri bulduğu Türkiye, yine yurt dışında itibarsız Türkiye, borç aramak için almak için kapı kapı gezen bir Türkiye ve ömrü 1 buçuk yıl olan hükümetlerden oluşan bir Türkiye bu ikisi arasında bir seçim yapacağız bu seçimlerde. Yeni bir Türkiye’den yana güçlü bir desteği milletimizden tekrar alacağız. Bu yeni Türkiye’ye olan desteği de mümkün olduğu kadar artırmak lazım. Burada Türkiye’nin büyümesini ekonomik olarak siyasi istikrarını ve bunlara bağlı olarak uluslararası itibarını kıskanan bundan rahatsız olan çevreler var. Yurt dışında Türkiye’nin rakip olan ülkelerde devletlerde, Türkiye’nin hasmı olan ülkelerde devletlerde bulunması tabidir. Türkiye’nin büyümesini güçlenmesini itibarlı hale gelmesini istemeyenler olabilir yurt dışında. Bu ülkenin içerisinde de Türkiye’nin istikrarından ekonomik büyümesinden, uluslar arası itibarından rahatsız olanlar var. Bunlar daha önce AK Parti’ye karşı teker teker mücadele ediyorlardı. Bundan sonra plan değiştirdiler” dedi.
Yeni anayasa konusuna da değinen Şentop, “Bu seçimin en önemli hedeflerinden birisi yeni anayasa. Yeni anayasayla Türkiye’de yeni bir siyasi sistem öneriyoruz. Bizim anayasa çalışmamızda da bu vardı başkanlık sistemi. Niye başkanlık sistemi Türkiye için gerekli görüyoruz biz? Yaşadığımız tablo ortada. Türkiye’de geçmişten bu yana çok gelişti çok büyüdü. Neden Türkiye’de bir istikrar ve istikrarı sağlayan bir hükümet var. Hep koalisyon hükümetleriyle, hep istikrarsız hükümetlerle kısa süreli kısa ömürlü hükümetlerle vakit geçirdiler. Hem Türkiye’nin güçlenebilmesi için ekonomik olarak siyasi olarak istikrar bulabilmesi için başkanlık sistemine ihtiyaç var. Neden? Başkanı seçiyoruz aynen 7 Haziranda yapacağımız seçim gibi veriyoruz oyumuzu yüzde 50’den fazla oy alması lazım. Yüzde 50’den fazla oy alan kişiyi başkan seçiyoruz. Ne kadar, 4 yıl yada 5 yıl hükümet o oluyor. Türkiye’yi doğrudan halk tarafından seçilen başkan ve onun hükümeti yönetiyor. Şimdi böyle olunca seçimden seçime sadece hükümet değişikliği olacak. Bir seçim dönemi bir hükümet tarafından istikrarlı bir şekilde bir hükümet tarafından sürdürülecek. Bir kere siyasi istikrarın kesin teminat altına alınması başkanlık sistemiyle mümkün. Birincisi bu, ikincisi birde kesinlik olması lazım. Ve hakikaten daha ileri demokrasi dediğimiz şey, ancak başkanlık sistemiyle gerçekleşiyor. O koalisyon dönemlerini hatırlayın. Milletin kızdığı cezalandırdığı bir parti oyunu da düşürmüş yarıya indirmiş ama seçimden sonra öyle bir tablo oluyor ki üç parti bir araya geliyor, milletin cezalandırdığı parti bir araya geliyor, hükümet içerisinde yer alıyor. Böyle değil, bu yanlış. Ne oluyor millet doğrudan parlamenter sistemi seçmiyor. Başkanlık sisteminde parlamentoyu seçeceksin ayrı, birde hükümetin başkanını ayrı seçeceksin. Bu da milletin daha fazla demokratik imkan kullanması anlamına geliyor. Ve seçilen hükümetin de doğrudan millete dayanmasını doğrudan sağlamış oluyoruz. Dünyada büyüyen güçlü ülkeler hep başkanlık sistemiyle büyümüşler, parlamenter bir sistem İngiltere gibi Almanya gibi ülkeler büyük başarı sağlamış ama, bu ülkelerin kendilerine mahsus özel şartları var. Bizim sistemimiz tarihi olarak ta baktığımızda Türkiye’de yerleşmemiş. 27 Mayıs 1960 darbesiyle müdahale olmuş. Tam işlemeye başlamış 1950 ile 1960 arası ondan sonra yeniden parlamenter sistemi kuralım filan 12 Martta bir darbe daha müdahale, sonra yine bir parlamenter sistem 12 Eylülde bir darbe daha, sonra yine başlamış bir parlamenter sistem 28 Şubatta bir darbe daha, Türkiye’de parlamenter sistem yerleşmiştir diyenler doğru söylemiyorlar, eğer yerleşmiş olsaydı, sisteme bu kadar darbeler müdahaleler olmazdı. Parlamenter sistem yürüyemediği için Türkiye’de yeni bir sisteme ihtiyaç var, başkanlık sistemi de bu bakımdan önemlidir” dedi.
Şentop daha sonra Ankara’ya gitmek için Çaycuma’dan ayrıldı.